Eğitim İş: Okullar ceza infaz sisteminin uygulama alanı olamaz!

Giresun’da Toplumsal Bilimler Lisesi’nde güvenlik vazifelisi Abdullah Turan, okulda paklık vazifelisi olarak çalışan Rana Çavuş Gökçin ve ablası Yonca Çavuş‘u silahla vurarak katletti.

Daha evvel “Silahla yaralama” ve “Tehdit” hatalarından 3 defa cezaevine girip çıktığı öğrenilen Turan’ın, tahliye olduktan sonra eski hükümlü takımından topluma kazandırılmak için okulda işe alındığı belirlendi.

Eski mahkumların okullarda topluma kazandırılmak gayesiyle işe alınmasına reaksiyon gösteren Eğitim İş Sendikası, ‘Okullar ceza infaz sisteminin uygulama alanı olamaz!’ başlığıyla bir açıklama yayımladı.

“OKULLAR CEZA İNFAZ SİSTEMİNİN UYGULAMA ALANI OLAMAZ!”

“Giresun’da Toplumsal Bilimler Lisesi’nde yaşanan ve iki yurttaşımızın ömrünü yitirmesiyle sonuçlanan vahim olay, yalnızca kişisel bir şiddet aksiyonu değil; birebir vakitte eğitim kurumlarında süregelen yanlış işçi siyasetlerinin acı bir sonucudur. Olayın faili şahsın, cezaevinden tahliye olduktan sonra “eski hükümlü” statüsünde okula hizmetli olarak atanması, kamu işçisi istihdamında yapılan tercihlerin nelere mal olabileceğini açıkça göstermektedir.” dedilen açıklamada şu sözlere yer verildi:

“Eğitim-İş olarak, çocukların kişilik gelişimlerini şimdi tamamlamamış olmaları, duygusal ve toplumsal gelişimlerinin kırılganlığı üzere nedenlerle; okullarda vazife alacak tüm işçinin pedagojik prensipler doğrultusunda seçilmesi gerektiğini yıllardır vurguluyoruz. Bu yaş kümesindeki bireylerin, okuldaki tüm görevlilerle yakın münasebetler kurmaları, onları rol modeli olarak görmeleri; bu şahısların kişilik özellikleri, eğitim seviyeleri ve ömür geçmişlerinin ne derece kıymetli olduğunu göstermektedir.

Ne yazık ki eğitime ayrılan kamu kaynaklarının yetersizliği, okullarda paklık ve takviye hizmetleri için süreksiz istihdam modellerine yönelinmesine neden olmuştur. Eğitimden geçmemiş, kâfi kontrol düzeneklerinden mahrum, süreksiz kontratlarla çalışan işçinin vakit zaman önemli sıkıntılara yol açtığı kamuoyuna da yansımıştır. Bu sorun çözülememişken, artık bir de mahkumların “topluma kazandırılma” gerekçesiyle direkt okullarda istihdam edilmesi, var olan riskleri katbekat artırmaktadır.
Topluma kazandırma amacı elbette kıymetlidir, lakin bu gayenin pedagojik hassasiyetlerin göz arkası edilerek uygulanması, çocuklarımızın güvenliği ve sağlıklı gelişimi açısından önemli tehditler doğurmaktadır.

Bu nedenle davetimiz nettir: Okullar, ceza infaz sistemine nazaran mahkumların kamu faydasına çalıştırılacakları kurumlar listesinden derhal çıkarılmalıdır.
Bakanlığı bir kere daha uyarıyoruz: Okullar rehabilitasyon merkezi değildir. Güvenlik zafiyeti oluşturan bu tıp uygulamalara derhal son verilmeli, eğitim kurumlarında vazife alacak tüm çalışanın geçmişi titizlikle incelenmeli ve öğrencilerin güvenliği her şeyin önünde tutulmalıdır.
Eğitim-İş olarak öğrencilerimizin ve eğitim işçilerinin güvenliği için gayretimizi sürdüreceğimizi, bu bahsin takipçisi olacağımızı vurguluyoruz.”

About The Author

admin

See author's posts