SAMSUN’un Tekkeköy ilçesinde 6 ay evvel cesedi kıyıya vuran Yılmaz Akan’ın (55) kuşkulu vefatına ait oğlu Ferhat Akan (29), babasının telefonunu açan kişinin bulunmasını talep etti. Yılmaz Akan’ın eşi Melek Akan (50) ise “6 aydır çözülemedi, cüzdan ve telefon bulunmadı. Bulunmasını istiyorum. Eşimin ölümündeki kuşkuların ortadan kaldırılmasını istiyorum” dedi.
Canik ilçesinde yaşayan Melek Akan, 24 Mart’ta saat 22.00 sıralarında polis merkezine giderek, bir dönercide pide ustası olarak çalışan eşi Yılmaz Akan’dan haber alamadığını söyledi. Akan sözünde, “Eşim işe gidiyorum diye konuttan ayrıldı. Lakin daha sonra kendisinden haber alamadık. İş yerini aradım ancak işe gitmediğini söylediler, her yere baktık ancak bulamadık. Telefondan aradık ancak öteki biri açtı. Tekrar aradığımda da ulaşamadım” dedi. 25 Mart’ta saat 13.00 sıralarında tekrar polis merkezine giden Melek Akan ek söz verdi. Buradaki sözünde de “Dün tekraren aradığımda telefonu, A.G. isminde biri açtı. ‘Kimsin’ diye sorduğumda, telefondaki bana, ‘Bu telefon benim’ dedi ve kapattı. Telefonu daima çalıyor lakin açan yok. Eşimin hayatından kuşku ediyorum” diye konuştu.
27 Mart’ta saat 12.00 sıralarında ise Tekkeköy ilçesi Kirazlık Mahallesi kıyı kısmında yürüyüş yapan bir kişi, kıyıda yüzüstü yatan birini görünce polise ihbarda bulundu. Gelen takımların incelemesinde öldüğü anlaşılan kişinin Yılmaz Akan olduğu tespit edildi. Akan’ın cansız vücudu, otopsi için Samsun İsimli Tıp Küme Başkanlığı’na götürüldü. Akan’ın üzerinde telefon ve cüzdan bulunamadı.
SON İMAJLARI ORTAYA ÇIKTI
Savcılık, yaptığı araştırmada olayla temaslı olduğu belirtilen A.G. isminde şahsa ulaşamadı. Otopsi raporunda, Akan’ın boğulduğu, bedeninde rastgele bir darp ve cebir izi bulunmadığı lakin alkollü olduğu tespit edildi. Savcı, bölgedeki kamera kayıtlarının incelenmesini istedi. İncelemede, Akan’ın 24 Mart’ta saat 11.00 sıralarında Canik ilçesi Belediyeevleri Mahallesi’ndeki Doğu Park’ın kıyı kısmına gerçek gittiği, koşarak yolun karşısına geçtiği, tramvay üst geçidinden yürüdükten sonra da bir daha rastgele bir güvenlik kamerasında görünmediği tespit edildi.
‘TELEFONU AÇAN KİŞİ BULUNAMADI’
Olaya ait soruşturma sürerken, DHA’ya konuşan Yılmaz Akan’ın oğlu Ferhat Akan, “Telefon babamın üzerinde olsaydı, babamla birlikte telefonun suya düşmesi gerekirdi. Belirli ki vefatından evvel telefona el konulmuş. Cüzdanı ve telefonuna birinin el koyduğunu düşünüyorum. Babamın vefat sebebi intihar mı, kaza sonucu mu? Denize mi düştü yoksa ortada bir cinayet mi var? 6 ay geçmesine karşın hala bulunamadı. Bununla ilgili hiçbir kanıt bize sunulmadı. A.G. isimli kişi de bulunamadı. Kendi açımızdan baş kuşkulu o. Zira telefon kendisinde. Babamın telefonunun bataryası zayıf olmasına karşın 32 saat boyunca telefonu açık kalmış. Olağanda 5-6 saat açık kalabiliyor eski bir telefon. Bu telefonun şarj edildiği manasına da geliyor. Bu da başka bir şüphe” dedi.
‘ÖLÜM HALİNİ ÖĞRENMEK İSTİYORUZ’
Babasının otopsisinde alkol tespit edildiğini söyleyen Ferhat Akan, “Babam olağanda alkol içen bir insan değil. Aslında bu olay, Ramazan ayında oldu. Babam, kaybından evvelki gece annemle beraberdi. O süreçte içmiş olma ihtimali de yok. Doğupark’a giderken de yanında alkol taşımadığı güvenlik kameralarından muhakkak. Alkolü, Doğupark mevkisinde aldığını düşünüyoruz. Orada satış yapılan bir yer de yok, muhtemelen biri getirdi. Babamın soruşturması başlayalı 6 ay oldu; bizim polise verdiğimiz kanıtlar dışında ekstra bir kanıt elde edemedik. Yalnızca babamın Doğupark’a girişinin, geri çıkışının güvenlik kamerasının olmadığını biliyoruz. Bu süreçte orada ne olduğunu öğrenmek istiyoruz. Vefat biçimini öğrenmek istiyoruz. Şayet babamın vefatına biri vesile olduysa, onun da tespit edilmesini istiyoruz” diye konuştu.
‘İŞE GİTMEMİŞ’
Yılmaz Akan’ın eşi Melek Akan ise “Ameliyat geçirdim, hastanede 5 gün kaldım. Son gece eşim yanımda kaldı. Taburcu oldum, konuta geldik. 10.30’da ‘işe gidiyorum’ diye gitti ancak işe gitmemiş. Yılmaz’ın telefonunu aradım merak edip. Telefona A.G. diye biri yanıt verdi. Bana, ‘Telefon benim’ dedi. Ben de şaşırdım. Sonra telefonu kapattım. Ortadan çok uzun bir vakit geçti. 6 aydır çözülemedi, cüzdan ve telefon bulunmadı. Bulunmasını istiyorum. Avukatımız sürecin takipçisi olacak. Eşimin ölümündeki kuşkuların ortadan kaldırılmasını istiyorum” dedi.
About The Author
